12 Ocak 2015 Pazartesi

Posted by ??????????? | File under : , , , ,

Geceler Ülkesi, Kayıpların Cesareti ve Gizemin Örtüsü filmleriyle büyük beğeni toplayan seksi aktris Maria Sharapova, yeni filmi "Bir İzlanda Hikayesi" ile izleyici karşısına çıkıyor.

Maria ile yaptığımız çok özel röportaj :

- Merhaba Maria, yeni filmin için çok heyecanlı gözüküyorsun. Bu filmi özel yapan etken nedir?

- Öncelikle çok sıcak bir hikaye. Kısa süre içerisinde insanı kendine çekiyor. İzlanda'nın kendine has dokusunu iliklerinize kadar hissetmenizi sağlayacak.Çekimlerin her saniyesi büyük bir keyifti.Şimdi heyecanla bu keyfi beyaz perdede görmek istiyoruz.

- İrlandalı aktör Robbie Keane ile ilk filminizdi.Onunla çalışmak nasıl bir duygu?

- Robbie herkesin birlikte çalışmak isteyeceği bir aktör. İşinde gerçekten usta diyebilirim. Kendisinden çok şey öğrendim diyebilirim.Umarım tekrar çalışma imkanımız olur.

- İzlanda filmlerde çok işlenmeyen bir ülke. Bunun izleyiciler üzerinde bir etkisi olacağını düşünüyor musun?

- Tabi ki. Ben de çekimlere başlamadan önce çok merak ediyordum.Daha önce hiç İzlanda'da bulunmamıştım.Benim için de ilk oldu. İzleyicilerde de bu merakın olduğunu düşünüyorum.

- Başarılar diliyoruz.Bize zaman ayırdığınız için teşekkürler.

- Ben teşekkür ederim.

11 Ocak 2015 Pazar

Posted by ??????????? | File under : , , , , ,



Ahmet Kandemir'in istifasının ardından açıklama yapan Beşiktaş Basketbol Genel Direktörü Ufuk Sarıca, uzun zamandır takımın başında görmek istediğimiz Yılmaz Vural ile görüşmelere başladık.En kısa sürede kendisiyle anlaşığ takımın başına geçmesini arzuluyoruz dedi.

Acun Ilıcalı - Haber Paralel Spor Servisi

Posted by ??????????? | File under : , , , ,


Fenerbahçe Ülker karşısında alınan 38 sayılık mağlubiyet sonrası Beşiktaş OdeaBank koçu Ahmet Kandemir görevi bıraktığını açıkladı.

     Alınan mağlubiyetin hazmedilmesinin zor olduğunu belirten Ahmet Kandemir, onuru olan herkes gibi böyle bir durumda istifa etmekten başka seçeneğinin olmadığını söyledi. Çok üzgün olduğunu ifade eden kurt hoca, elbet birgün tekrar buluşuruz diyerek, gözyaşları içinde basın toplantısını sonlandırdı.

Acun Ilıcalı - Haber Paralel Spor Servisi


18 Ekim 2014 Cumartesi

Posted by ??????????? | File under : , , , , ,
Çiçek kurutmak kulağa zor bir işmiş gibi gelse de biraz emekle ve sevgiyle kurutacağınız çiçekler bütün bir yıl ömrünü sürdürecektir. Yaz neredeyse bitiyor ancak son taze çiçekler hala bahçelerde açmış halde. Hoş kokulu güller, kadife çiçekleri, papatyalar kısa süre sonra yaza veda edecekler. Bütün kış koruyabileceğiniz çiçeklerle vazolarınızı doldurmak için geç kalmış sayılmazsınız.
    
     Çiçek kurutmak kulağa zor bir işmiş gibi gelse de biraz emekle ve sevgiyle kurutacağınız çiçekler bütün bir yıl ömrünü sürdürecektir. Bu arada yaprak ve çiçek kurutmanın sırrı onları sadece kuruyken, çok düzgünken ve genellikle de tam olarak açmadan hemen önce koparmaktır.
     
Serin havada kurutma       En bilinen ve basit yöntemdir çiçekleri tersten asarak kurutmak. Bunun için öncelikle çiçeğin tüm yapraklarını temizleyin. Daha sonra da onları bir lastik yardımıyla saplarından özenle bağlayarak, küçük buketler yapın.
    
     Son olarak da serin bir yerde baş aşağı asın. Sıcak havada diplerinden olgunlaşıp kopabilen her tohumlu çiçek için bunu yöntem geçerlidir. Lavanta gibi güller de bu işleme olumlu cevap verirler. Kuruyunca sarkabilen çiçekler için bunu sakın uygulamayın.
     
Sıcak havada kurutma       Tüm yaprakları ayırın, sadece çiçek kalsın. Buketleri sıcak ve kuru bir yerde mesela hava alan bir dolapta ya da ocağın kenarına baş aşağı asın. Bu yöntem çiçek solmadan önce nemi ortadan kaldırdığından renkleri serin havada kurutmanıza oranla daha canlı olur.
     
Gliserin       İnce dalları, yumuşaklıklarını kaybedip odunlaşmadan önce koparmalısınız. Bitki özü gliserin (eczaneden alabileceğiniz) ile biraz daha beslenme ihtiyacı duyar. Üçte bir gliserin ile üçte iki sıcak suyu karıştırın.
    
     Karışımı ince uzun bir kaba koyun ki karışım sapların 10-13cm üstüne çıksın. Daha sonra uzun saplı çiçekleri karışımın içine koyun ve fazla ışık almayan bir yere yerleştirin. Yüzeyde herhangi bir terleme olursa bu hazır oldukları anlamına gelir. Onları kullanana kadar başlarına kağıt bir torba geçirerek saklayabilirsiniz.
     
Boraksta muhafaza etme       Çiçekleri boraksta kurutmak en başarılı yöntemlerden biridir. Ancak bu işlem sırasında çiçeklerinizden bazıları kahverengileşebilir. Buna da hazırlıklı olmalısınız. Ancak boraksta kurutulan çiçekler genellikle orijinal yaz renklerini inanılmaz bir biçimde korurlar. 1 cm yüksekliğindeki boraksı bir kutuya koyun.
    
     Çiçekleri üzerine yerleştirin, yaprakları da örtecek şekilde üzerine bir kat daha boraks koyun. Sonra da kutuyu ılık ve hava alan bir dolaba yerleştirin. Çiçekleri 10 gün boyunca boraksta tutun. Onları kaldırırken alttan destek verin. Boraksı kaldırmak için ressam fırçası kullanın sonra onları tozun giremeyeceği bir kutuya koyun. 

21 Şubat 2014 Cuma

Posted by ??????????? | File under : , , , , , ,


"Büyük bir hayal kırıklığıyım. Bu kadar büyük bir hata yaparak yıllarımı boşa harcadığıma inanamıyorum.
Hiçbir zaman düzelemeyeceğim. Nasıl bunun başıma geleceğini göremeyecek kadar aptal oldum."Bunlar bir başarısızlığın ardından sık sık tekrarladığımız cümleler.

Kendinizi değersiz bulmak ve bunu sık sık kendinize hatırlatmak, sorunları çözmek için yararlı bir yol değildir.
Yaptığınız hatanın ateşi içinde yanmak da bir seçenektir; bu durumdan ders çıkarmak da.Kendinizi güçsüz olarak tanımladığınızda, kötü giden işlerinizi değiştirmek için sahip olduğunuz gücü de yok etmiş oluyorsunuz.

Çoğumuz kendimizle, başka biriyle asla konuşamayacağımız şeyleri konuşuruz. Hata yaptığımızda da kendimize karşı hiç kimsenin olamayacağı kadar acımasız ve zalim oluruz.Kendimizden her zaman doğruları yapmamızı bekliyoruz ve bu şekilde, mutsuzluğumuzun ve güçsüzlüğümüzün temelini atmış oluyoruz. Bir şekilde herşeyi kontrol edebilseydik, başımıza gelenleri engelleyebileceğimizi düşünüp duruyoruz.Belki de olayları akışına bakıp, olanları dışarıdan izlemeye çalışsak herşey kendiliğinden düzelecektir.

Belki de ilk adım kendimizi kendimizden uzaklaştırıp, acımasız eleştirileri bir kenara bırakmaktır.Kendinizi eleştirmeyi bırakmak çok zordur. Özellikle hayatınızdaki insanlar da devamlı yaptıklarınızı kritik etmeye başlamışsa.

Bütün bu sarmaldan kurtulabilmek için sorulardan,sorunlardan ve sonu gelmez eleştirilerden kendimizi soyutlamamız gerekmektedir.Bütün bunları bir kenara bırakıp yaptığımız işten ve yaşantımızdan zevk almaya odaklandığımızda karşımıza çıkacak sorunlarla çok daha kolay baş edebileceğimizi göreceğiz.Mutluluk ve onu bulmak için gereken güç, belki de bir "siktir" kadar yakınımızda.

Mal mısın lan? Buraya kadar okudun mu harbiden cümle düşüklüklerine bak yukarıdaki.Yabancı bir makaleden çeviri zaten. Sıkıldım hepsini çeviremedim.Ordan burdan kırp...Bir boka da benzemedi o yüzden :)Bi milyon tane kitap yazdılar, okudun okudun mutlu olamadın da burda mı arıyosun mutluluğu.Güç içinde içinde ... Gerizekalı. asdasdasdasd

25 Ağustos 2013 Pazar

Posted by ??????????? | File under : , , , , , , ,


Fakir olduklarını muhtarlıktan alacakları belgeyle ispat edenler artık maçların ilk 10 dakikasını ücretsiz izleyebilecekler.

Bu yeniliği canlı yayında açıklayan Lig TV Genel Müdürü Serhat Ulueren ,yaptıklarının bir hizmetten çok bir sosyal sorumluluk projesi olduğunu söyledi.

Kötüye kullanımı engellemek için muhtarlıktan alınacak belgeyi şart koştuklarını belirten Ulueren, insanları fakir oldukları için futbol zevkinden mahrum bırakamayacaklarına inandıklarını, bu yüzden de böyle bir uygulamaya gittiklerini belirtti.

Açıklaması sırasında gözyaşlarını gizlemeye çalışan deneyimli genel müdür, fakirlerin ilk 10 dakikasını bedava izleyecekleri uygulamanın sadece iphone 5'teki Digiturkplay uygulamasıyla sınırlı olduğunu belirtirken,ilerleyen zamanlarda daha fazla fedakarlıkla farklı platformlarda da bu hizmeti sunacaklarını söyledi.

İlk 10 dakikadan sonra maçı izlemeye devam edenlerin dakika başına 50 kuruş ödeyeceklerini söyleyen Ulueren, bu masrafın kullanıcıların telefon faturalarına yansıtılacağını vurguladı.10. dakikadan sonra maçı kapatanlarsa herhangi bir ek ücret ödemeyecek.

Kaleyi Mert Günok'a kaptırmasıyla ydek kulübesine hapsolan Volkan Demirel transfer döneminin son haftasına girilirken aradığı kulübü buldu.

Beşiktaş sportif direktörü Feyyaz Uçar ile iki kez görüşen Volkan Demirel kendisini 3 yıllığına siyah beyazlı formaya bağlayan imzayı attı.

İmzasının ardından kendisine ulaştığımız Volkan, transferi gerçekleştiği için çok mutlu olduğunu dile getirdi.Fenerbahçe defterinin artık kapandığını belirten tecrübeli eldiven " Çocukluğumda tuttuğum takıma geldim.Bunun ne büyük mutluluk olduğunu anlatmak çok zor.Allah herkese böyle mutluluklar nasip etsin." diyerek sözlerini tamamladı.

Acun Ilıcalı - Haber Paralel Spor Muhabiri



17 Haziran 2013 Pazartesi

Posted by ??????????? | File under : , , ,

     Gezi Parkı direnişiyle, Türkiye'nin gençleri ülkelerinin hiç bilmedikleri bir yüzüyle tanışmış oldu. Yıllardır ülkenin kanayan yarası olan kendinden olmayanı yok sayma düsturu ile ilk defa karşılaşan bu sosyal grup, şu ana kadar göstermiş olduğu onurlu duruşla kendilerine de çok önemli bir misyon yüklemiş oldular. Yıllardır sistemin kendilerine öğrettiklerinin aslında doğru olmayabileceği gerçeğiyle, çarka çomak sokan oyuncu rolüyle meydanlara çıktıklarında acı bir şekilde tanıştılar. Ana akım medyanın aslında haber değeri taşıyan birçok olayı günü geldiğinde görmezden gelebileceğini gördüler. İstanbul'un göbeğinde kendilerine uygulanan bu vahşeti yayınlamayanların, yıllardır neleri yayınlamamış olabileceğini sorgulama vakti gelmiştir artık bu gençler için.

     Onlara, güneydoğu'da polis insanlara şiddet uygularken  "oh olsun" demek öğretilmişti yıllardır. Bundan sonra Diyarbakır'da, Şırnak'da veya Hakkari'de aynı görüntüler oluştuğunda verilecek tepki bu ülkenin geleceğini belirleyecektir. Kendi özgürlükleri için mücadele eden herkesin günü geldiğinde başkalarının özgürlüğü için de sokağa dökülüp dökülmeyeceği toplumumuzun önündeki en büyük sınavdır bu saatten sonra. Artık hepimiz İstanbul'da, İzmir'de,Ankara'da ve diğer illerde insanları sokağa döken sebeplerle, güneydoğu'da insanları dağa çıkartan sebeplerin benzerliklerini bulmakla yükümlüyüz. Gerçekler tüm çıplaklığıyla gözümüzün önüne serildiğinden meseleye uzak kalmak artık imkansızlaşmıştır. Taksim'de çocuğu, kardeşi polis şiddetiyle karşılaştığında endişeden deliye dönenler, artık Diyarbakır'da oğlunun, kardeşinin her an ölüm haberini bekleyen insanlarla empati kurabilmelidirler.

     Özgürlükler ve onurlu yaşamla ilgili taleplerimizde samimiysek, bizden farklı olanlarında benzer talepleri olabileceğini ve yok sayılmanın bir insana yapılan en büyük işkence olduğunu unutmamalıyız. Çok yakında hepimizi bekleyen bir samimiyet sınavıyla karşı karşıya geleceğiz. Başarıyla atlatabilirsek bu ülkenin insanlarının güdülecek koyunlar olmadığını ve vatanlarının her karış toprağında özgürlük istediğini herkese göstermiş olacağız. Ya da bugünleri hoş bir sada olarak anıp 30 yıldır bize sunulan kanlı oyunda figüran olmaya devam edeceğiz.

     Dün mazlum olanlar bugün kendilerinde zalimlik yapma hakkı bulduklarından mağdur olmuş olabiliriz.
Bugünün mazlumları söz söyleme hakkı kendisinde olduğunda zalimliği değil merhameti seçerlerse bu direniş anlam kazanacaktır.